İslam Birliği
Mehmet Akif İslâm Birliği mefkûresine bağlı idi. Bu mefkûresinin ışığını biraz da Muhammed Abdû'dan alıyordu. Bu zat İslam Birliği mefkuresinin yayıcısı idi. Ve Mısır'da yetişmişti. Muhammed Abdû'nun İslâmlık idealinin ana hatları şunlardı:
a) İslâm dininde reform yapmak,
b) Arap dilini yenileştirmek,
c) Hükümete karşı halkın haklarını tesbit etmek,
d) Batı medeniyet dünyasına kargı, İslâm ülkelerini birleştirmek.
Bu esaslar, Mehmet Akif'in 1908 den sonra belirmeğe başlayan ve Balkan Harbi ile Cihan Harbi sıralarında inkişaf'eden İslamcılık mefkuresinin kaynağı idî. Bu dört esastan Mehmet Akif yalnız (b) maddesindeki «Arap dilini yenileştirmek» esasını benimsememîşti. Diğer üçü kendi gayesinin bir kopyası olarak kabullendi.
Mehmet Akif geceleri Şehzade başındaki İttihat ve Terakkinin İlmiyye kulübünde arapca dersleri veriyor ve fırsat buldukça da arapçadan çevirmeler yapıyordu.
Mehmet Akif İslâm Birliği idealistlerinin çizdiği yolda yürümeğe 1911 yılından sonra bağladı. Fikirlerini evvelâ Beyazıt, Süleymaniye camilerinde verdiği vaızlarla etrafa yayıyordu.